Eskiden öyle bir oyundu ki FIFA, dergilerde inceleme yapan yazarlar
için incelemesi en zevkli ve anlamı en büyük, korsanı ilk çıktığında
normal fiyatının 2 katına sonra yarısına inen, incelemeden bakmadan
sorgusuz sualsiz alınan bir oyundu. Sonra ne mi oldu? Söyleyeyim:
FIFA o kadar eski ki ben serinin ilk oyununu bile oynamıştım. FIFA
International Soccer diye adlandırıkardeşim oyun serinin ilk oyunudur.
Bilgisayarda oynadığım sanırım ilk oyun oydu ve benim için inanılmaz
zevkliydi. Her geçen gün yeni bir şey keşfediyor ve onu yapmaya
çalışıyor. Kayıtlı rövaşata ve (oyunun hatasından mıdır yoksa kasıtlı
yapıldığından mıdır bilmiyorum) ağları delme golünü izledikçe hep onu
yapmaya uğraşıyordum. Neyse yeri geldi ağları da deldik rövaşataları da
attık. Hatırlıyorum en komik olay hakemin kart göstereceğini anladığım
zaman kaçıp hakemi beni yakalayıp kart gösterene kadar peşimden
koşturmaktı. Gerçekten çok komik ve zevkliydi. Bundan sonra 2. oyun
olan FIFA 96 çıktı ve grafikler oldukça geliştirilmişti.
Hani şu senelerdir geliştirilip bir türlü mükemmel yapılamayan motion
capture olayı var ya ilk defa ciddi olarak FIFA 96’da denendi ve
grafikler gerçekten çok güzeldi. O oyun da çok zevkliydi ve saatlerce
onu da oynadık. Nedense güzel görüntüleri kaydetmeyi kaldırmışlardı
fakat artık “a” tuşu gibi farklı bir tuş eklemişlerdi. Eskiden sadece
pas ve şut vardı. Bu kadar yenilik oyuncular için çoktu bile. Zaten bu
kadar tutulmasının sebebi de buydu. Ardından FIFA 97 çıktı ki artık her
sene bu serinin devam edeceğini o zamanlar anladık.
Bence seride en az grafik yeniliği 96’dan 97’ye geçerken olmuştu. O
bile yetiyordu ki artık o devrenin güzel gollerini görebiliyordunuz.
Salon saha gibi ilginç bir olay eklenmişti ve yine bence serinin en
komik oyunu FIFA 97’dir. Gülmekten öldüğümü hatırlarım izlerken.
Kaleciler orta sahadan saçma sapan goller yerdi fakat en komiği ise
(eğer hala bu oyuna sahip olanlar varsa bir denesinler göreceksiniz çok
komik) salon sahada oynarken salon sahasının ceza sahasının uç
noktasının biraz uzağından uzak köşeye şut çekerseniz kaleci uçup
tutuyordu fakat ayağa topsuz kalkıyordu. Yani topu yerde bırakıp
kalkıyordu. Bir de elinde top varmış gibi sektirip degaj kullanıyordu.
Ben de tabii gidip golü attıktan sonra arkasına döndü ve topu gerip
ellerini kafasına götürüp yere çöktü. İnanılmaz komikti.
Böyle yazıyla hiçbir şey anlamadınız, anladıysanız bile o duyguyu
kapamadınız, neyse elinde olanlar denesinler. Neyse laf çok uzadı.
Sonra 98 ve dünya kupası için özel hazırlanan World Cup 98 oyunu. Bence
FIFA doruk noktasındaydı ve tek kelimeyle mükemmeldi. İki oyun da,
özelikle World Cup, gerçekten çok iyiydi. Yine saatlerce oynamış yine
müziklerine hasta olmuştum. Derken 99 ve 2000 sonra da Euro 2000. Her
sene grafikler bir öncekine göre daha da mükemmel oluyor fakat oynanış
çok ağır aksak, yenilikten uzak ve çok saçma olduğu için onlardan çabuk
bıkmış ve FIFA 2001 büyük ihtimalle almam demiştim fakat aynı sorunu
yaşayan NHL oldukça iyi yapıp oynanışı büyük ölçüde düzelmişlerdi. NHL
yazımda da bahsettiğim gibi ümitlerim biraz daha kabarmıştı. Bakalım bu
oyun nasıl? Hep istediğimiz FIFA’yı alacak mıyız sonunda?
Başta söyleyebileceğim FIFA gerçekten iyi bir yola girmiş. Eksikleri
yok mu? Elbette eskiden kalan bazı saçma alışkanlıklar sürüyor fakat
dediğim gibi sanırım bir iki sene sonra bu istekli oyun yapımı sürerse
mükemmel bir FIFA’yla karşı karşıya kalabiliriz. Peki geçen senelerde
olmayan ve bu sene yapıkardeşim olay ne? Bu olay oyun mod’larının
değişikliği ya da mükemmel ses ve grafikler değil bu olay artık
FIFA’nın en büyük eksiklerini çözmeye başlaması. Bence FIFA’nın en
büyük eksiğini (ki ben bunu her yakınıma söylüyorum) ancak daha iyisini
görerek anlayabilirsiniz. Daha iyisini bırak başka futbol oyunu yok
diyebilirsiniz. Haklısınız ama eğer aranızda ara sıra da olsa
PlayStation (PSX) oynayabilen şanslı kişiler varsa Winning Eleven 3-4
ya da 2000’i bir denesinler. Ben bu kadar eğlenceli bir futbol oyunu
görmedim. Saatlerce sıkılmadan oynayabileceğiniz ve oyunun sadece
grafikten ibaret olmadığını çok iyi anlatan bir oyun. Bu oyunun bu
kadar artısı mı ne? Şimdi bu oyun FIFA’ya göre çok daha mantıklı,
bireysel zeka ve kabiliyete dayanıyor ayrıca atmosferi çok iyi.
Hepsini teker teker açıklayayım. Mantıklı dememin sebebi öyle oyuncular
her istediğiniz yerden (bu olay özelikle 2001’de var. Zaten bence bu
kategori oyunun en büyük eksilerinden biri) istediğiniz hareketi
yapamıyor. Gamepad’le o kadar bütünleşiyorsunuz ki yaptığınız
çalımların ne kadar mantıklı ve size uyduğunu anlıyorsunuz. Bir örnek
daha vereyim: FIFA’da özellikle önceki serilerde ne yaparsan yap ceza
sahasının 2-3 metrelik bölümünden kaleci gol yemiyor. Winning Eleven’da
ise vuruş gücünüz ve açınıza göre HER şey olabiliyor. Zeka ve
kabiliyete gelmek gerekirse FIFA’da karşılıkla multiplayer oynayanların
en çok dert yandığı konudur şansa olan goller. Winning Eleven’da da var
bu fakat olabileceğinin en azında. Şimdi şöyle mesela çok hızlı
koşuyorsunuz ve birden karşınıza bir köpek çıktı aniden sağa yada sola
dönmelisiniz ya da durmalısınız ne yaparsanız? Durup dönmek isterken o
hızla duramaz ya köpeğe çarpar ya da düşerseniz.
FIFA’da öyle ki oyuncular en çok yapabildikleri hızda bile çok kıvrak
hareketler yapıp rakibi geçebiliyor. Winning Eleven’da ise aynı
hareketi yaparken önce koşma tuşundan elinizi çekip yavaşlamalı ve
sonra dönüp çalım yapmalısınız. İşte burada bireysel zekanın ve
kabiliyetin farkı ortaya çıkıyor. Atmosferi de anlatayım. Şimdi FIFA’da
kaleci ile karşı karşıyasınız ve senelerdir FIFA oynuyorsunuz. Eminim
kaç farklı gol olabileceğini tahmin edebiliyorsunuzdur. Adım kadar
eminim ki Winning Eleven’da o rakam FIFA’dakinin 100 katı.
Ana menüdeyken aşağıdaki kodlardan istediğinizi yazın:
Kod Sonuç
Gimmethemoney Para ekler
Playersmaybe Bedava oyuncu
Bigheads Büyük kafa Modu
Playersarelocked Diğer takımdaki oyuncular hareket edemez
Lightsout Işıklar kapandığında oyuncular radyoaktif olur
Dizzy Yaratıklar gökyüzünden gelmeye başlar
Her Şut Gool!!!
Kendi takımınızı oluşturun ve adını Dreamers koyun. Daha sonra
oyunculardan iki tanesinin ismini sırayla *everyshot* ile *isagoal*
koyun. Böylelikle her şutunuz gol olur